TÜRÇEK Akdeniz ve Ege'de Temsilcilik Açtı


Küresel çevre sorunlarının giderek arttığı günümüzde ulaşabildiği alanlarda çözüme katkı sağlamak için çalışan Türkiye Çevre Koruma ve Yeşillendirme Kurumu (TÜRÇEK), Mersin ve Aydın temsilcileriyle Akdeniz ve Ege Bölgesindeki faaliyetlerini genişletti.

18 ARALIK 2014  Kurulduğu 1972 yılından günümüze kadar çevre eğitimi ve ağaçlandırmaya büyük önem veren TÜRÇEK, aralıksız 42 yıldan beri öğrencileri, yetişkin bireyleri, kurum ve kuruluşları küresel çevre sorunlarının nedenleri ve sonuçları hakkında bilinçlendiriyor. Çözüme yönelik atılması gereken adımların bireyden başlayarak devletler düzeyine kadar olması gerektiğini her fırsatta ve ortamda dile getiren TÜRÇEK, Ana tüzüğünde belirtilen; çevrenin her türlü (hava,kara, su) kirliliğinin önlenmesi, doğal varlıkların ve yaşama ortamlarının korunmas, küresel ısınmanın yavaşlatılması, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği, karbon ayakizinin azaltılması, biyoçeşitliliğinin korunması, ekolojik yaşam eğitimleri, atık yönetimi, sulak alanlar, denizel ve karasal ekosistemlerin korunması, erozyanla mücadele, hatıra ormanları oluşturma çalışmalarını gönüllü temsilcilikler aracılığıyla tüm Türkiye’de gerçekleştirmeyi hedefliyor.

Uzun zamandan beri kurumsal altyapısını yeniden düzenleme çalışmalarını tamamlayan TÜRÇEK, kuruma yapılan temsilcilik başvuruları değerlendirmeye aldı. Gelen çok sayıda başvuruyu değerlendiren Yönetim Kurulu, Güray Gökal’ı Mersin, Kenan Demiroğlu’nu Aydın temsilcisi olarak yetkilendirdi. Kurumun attığı bu önemli adımla Akdeniz ve Ege Bölgesi’nde çevresel sorunların çözümüne ve doğa koruma bilincinin gelişmesine önemli katkı sağlayacağı belirtiliyor.

TÜRÇEK Yönetim Kurulu Başkanı Ali İmir yeni temsilciliklerle ilgili yaptığı açıklamada, her alanda baş döndürücü olumlu veya olumsuz gelişmeler olduğu gibi küresel çevre sorunlarında da bununun yansımaları görüldüğünü belirtti, Başkan İmir, “Bugün her alanda; teknoloji, sanayi, gıda, tarım, hayvancılık, turizm veya ulaşımda çok hızlı gelişmeler oluyor. Ancak hangisine bakarsanız bakın söylem hep aynı. Herkes bu gelişmelerin insanın “yaşam kalitesi”ni artırmak amaçlı olduğunu söylüyor. Aslında bu çok tartışmalı bir konu, hatta buna sorun da diyebiliriz. Bir taraftan doğal kaynakları sınırsızca tüketirken, toprağı, suyu, havayı, kirletirken, gelecek nesillerin yararlanma hakkı olan ormanları yok ederek nasıl bir “yaşam kalitesi” yaratabilirsiniz? Bu nasıl bir gelişme?”dedi. Yeni temsilciliklerle bölgelerde çevre ve doğa koruma konularında daha etkin faaliyet yürüteceklerini de belirten İmir, ”TÜRÇEK köklü bir kuruluştur. Bugün sorunlar artık uzaktan değil, içinde olarak çözülecek boyuttadır. Temsilciliklerimizle bölgelerdeki sorunların çözümüne daha etkin şekilde katılacağız” diye konuştu.

TÜRÇEK gibi yıllardır doğa koruma ve çevre konularında önemli çalışmalar gerçekleştirmiş bir kurumun temsilcisi olmaktan mutluluk duyduklarını belirten Güray Gökal, “Öncelikle  yönetim kurulu üyelerine ayrı ayrı teşekkür ederim. Bunu ben bir yetki olarak değil, bir görev olarak görüyorum. Çünkü gelecek nesillere karşı bir görevimiz ve sorumluluğumuz var. Akdeniz bölgesi geniş bir alan. Bölgenin avantajları olduğu gibi dezavantajları da var. Önemli olan doğal zenginlikleri, değerlerimizi çevresel sorunlara maruz bırakmamak için TÜRÇEK’in bilgi ve deneyimlerinden yararlanmak, topluma aktarmak ve paylaşmaktır”dedi.

Aydın temsilciliği yetkisi verilen Kenan Demiroğlu’da yönetim kuruluna teşekkür ederek, küresel çevre sorunları için endişe duymayanların aklından zoru olması gerek dedi. Demiroğlu, “Bir aile nasıl olur da çocuğunun 20 yıl sonra nasıl bir gezegende yaşayacağı konusunda endişe duymaz? Küresel iklim değişikliğinin etkileri ortada, sonuçları da. Bunun nereye varacağını zaten yaşıyarak görüyoruz. Çevre bilincini geliştirmek zorundayız. Sorumluluk ve endişe duyan bireylere, kurumlara daha yakın olmalıyız. TÜRÇEK’in bölgede pilot uygulamalarıyla farkındalık yaratacağımıza inancım tamdır”dedi.

TÜRÇEK’e özellikle son aylarda yoğun bir gönüllü ve üye katılımını değerlendiren yönetim kurulu üyeleri bunu kurumun yaptığı çalışmalar ve çevre sorunları konusunda doğru bilgiye ulaşma arayışının etkisi olarak görüyorlar.